TÜRKİYE’DEN 40 DOKTOR HÜSEYİN HOCANIN ÖNCÜLÜĞÜNDE GREİFSWALD SEMPOZYUMU'NDAYDIK

Üç sene aradan sonra Almanya’nın Baltık Denizi kıyısındaki 70 bin nüfuslu küçük, huzurlu ve bilime ev sahipliği yapan tarihi 22.000 öğrenciyle üniversite şehiri  Greifswald’a gittik bir kez daha. IGNH ve Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul’un birlikte düzenlediği bu sempozyumun amacı nöralterapistlere anatomik oluşumları yani bedeni üç boyutlu olarak diseksiyon salonlarında yeniden göstermek ve bağ dokusunun histolojik özelliklerini kavratmaktı.

Dört gün süren Sempozyumun ilk iki günü sadece biz Türk nöralterapistleri içindi. Hocamız tüm sunumları hiç yorulmak bilmeden Türkçeye çevirdi bizler için. Her günün programı önce sunumlar, ardından kadavra başında enjeksiyonu yaptığımız her yapının üç boyutlu incelenmesi ve sonrasında da nöralterapinin duayenleri ile beraber workshop uygulamaları ile doluydu.  Yine her an bilgi doluydu, bilim doluydu. Zaten 1456 yıllında kurulmuş olan 555 yıllık tarih kokan ancak ve orijinaline sadık şekilde korunmuş Ernst Armt Moritz tıp fakültesinin taş binasının yüksek basamaklı amfisinde, Sobotta’nın kurucusu olduğu anatomi kürsüsünde ve hazırlamış olduğu preparatların arasında olmak bile yeterince etkileyiciydi.

Tam 40 doktorduk. Hepimizin hayatına anlamlı bir yön veren nöralterapi hocamız Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul, Türkiye’de eğitim verdiği 40 doktoru götürdü Almanya’ya. Ancak aramızda başka akademisyenler de vardı; Fizik tedavi profesörü Dr. Cihan Aksoy; Nöroşirurji uzmanı Dr. Aybars Akkor; Anatomi doçenti Dr. Alper Atasever de bizlerleydi. öyle görünüyor ki Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul, eğitim verdiği 400’ün üzerinde Türk hekimi ve Almanya’da yanımızda olamayan daha nice Türk akademisyeni hep beraber, nöralterapiyi Türkiye’de de hak ettiği yere bu ve benzeri öz verili çalışmalarla çok yakın zamanda getireceğiz.

Greifswald Sempozyumu’nun bu seneki konusu bağ dokusu idi. Gerek Ernst Armt Moritz Tıp Fakültesi Anatomi ABD Başkanı Prof. Karlhans Endlich, anatomist Prof. Dr. Jürgen Giebel, Prof. Dr. Thomas Koppe, Prof. Hans Barop, Prof. Dr. Lorenz Fischer hepsi bağ dokusunun vejetatif sinir sistemi bütünlüğünü, bedensel reaksiyonları esas oluş yerinin bağ dokusu olduğunu ve bu temel bilginin klinik ile bağlantılarını anlattılar. Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul Ankilozan Spondilit ve Torakal Blokaj konularını anlatarak yine tüm klinisyenler yepyeni bakış açısı kazandırdı. Romatoid Artrit, Morbus Chron, Skleroderma ve Ağrının Sempatik Sistemdeki Yeri de anlatılan diğer konulardandı.

Aynı hocalar diseksiyon salonlarında anatomik oluşumları, enjeksiyon yaparken hangi oluşumların içinden geçtiğimizi ve nöralterapi açısından önemli olan sinir, gangliyon ve pleksuslara nasıl ulaşabileceğimizi ve en doğru girişimin nasıl yapılacağını gözlerimizin önüne serdiler.

Ben bu vesileyle sayın hocamız Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul’a Greifswald üniversitesinde birkaçını saydığım akademisyenlerin arasında “Bağ Dokusu” adlı sunumu yapmama izin ve fırsat verdiği, uluslararası bir sempozyumda bu kadar özel bir camiada bir Türk hekim olarak sunum yapabilmenin haklı gururunu yaşattığı için sonsuz teşekkür ediyorum.

Saygılarımla,

Dr. Tijen ACARKAN